Su kıtlığına karşı küresel işbirliği çağrısı

AKDENİZ Üniversitesi (AÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bülent Topkaya, gelecekte su kıtlığının pençesinden kurtulmak için küresel işbirliğinin şart olduğunu belirterek, çağrıda bulundu.

Gelişmekte olan ülkelerde sürdürülebilir su yönetimini konu alan ‘Exceed-Swindon’ projesinin 2016 yılı Genel Kurul Toplantısı Antalya’da yapıldı. Toplantı, projenin Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Sorumlu koordinatörü AÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bülent Topkaya’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Toplantının açılışında konuşan AÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Kurunç, uluslararası öğrenci değişimi ile ilgili bilgi verdikten sonra özellikle Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri öğrencilerine de açık olan Mevlana Değişim Programını tanıttı. Prof. Dr. Kurunç, üniversite olarak sürdürülebilir tarım ve su kaynaklarının verimli kullanılması konusunda lisans ve lisansüstü öğrenci kabulüne açık olunduğunu belirtti.

TÜRKİYE’DE ŞU AN SU KITLIĞI YOK

AÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bülent Topkaya ise su potansiyeli açısından Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinin şu anda en şanslı ülkesinin Türkiye olduğunu söyledi. Prof. Dr. Topkaya, kişi başı düşen su miktarının tüm diğer ülkelerden daha yüksek olduğunu, halen belirgin şekilde su kıtlığı yaşanmadığını ancak nüfus artışının yanı sıra iklim değişikliğinin de etkisi ile bu dengenin aleyhte bozulmasının söz konusu olduğunu kaydetti.

2040 YILINDA SU KITLIĞI RİSKİ VAR

Dünyada yaşanan su kıtlığı sorununa dikkatleri çeken Prof. Dr. Topkaya, ABD’de Water Resources Institute tarafından 167 ülkede gelecekte yaşanacak su kıtlığı konusunda araştırma yapıldığını ifade etti. Araştırmaya göre 2040 yılında su kıtlığından en çok 33 ülkenin belirlendiğini, Türkiye’nin ise bunlar içinde 27’nci sırada yer aldığını söyledi.

Sınırlı su kaynaklarının doğanın yanı sıra insani ihtiyaçlar, tarım ve endüstri arasında paylaştırılması nedeniyle her geçen yıl Türkiye’de daha büyük bir sorun olarak karşılarına çıktığını ifade eden Prof. Dr. Topkaya, “Bu çıkmazdan kurtulabilmek ancak uzun vadeli programlar ile mümkün olabilecektir. Bu konuda tarım sektörü anahtar konuma sahiptir. Ülkemizin su potansiyelinin yüzde 70’den fazlası tarım sektörü tarafından kullanılmaktadır. Tarım üretimindeki verim düşüklüğü ve su kullanımın etkisinin düşük olması en önemli dezavantajdır” diye konuştu.

Su kıtlığının pençesinden kurtulmak için küresel işbirliğinin şart olduğunu dile getiren Prof. Dr. Bülent Topkaya, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD) ve Kalkınma ve İktisadi İşbirliği Bakanlığı tarafından 5 milyon Euro destek verilen Exceed-Swindon Projesi kapsamında proje ortağı ülkelerde suyun sürdürülebilir kullanımına yönelik projeler gerçekleştirilmekte, lisans ve lisansüstü düzeyde öğrenci değişimi sağlanarak ülkemizin bilgi birikiminin bölge ülkelerine aktarılmasına çalışılmaktadır. Mevlana Programı kapsamında bölge ülkelerindeki üniversiteler ile ikili anlaşmalar imzalanacak ve öğrenci değişimi aşamasına geçilecektir. Bu sayede bölgemizde hayati önem taşıyan su kaynaklarının sürdürülebilir kullanılması konusunda olumlu adımlar atılabilecektir.”