Hoşgeldiniz  

Çandır: 950 bin genç ‘kayıp nesil’ olarak nitelendiriliyor

SEMİH KÖKEN | 01 Haziran 2015 | Antalya Haber, Ekonomi, Gündem A- A+

Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, köylünün tarımdan bir şey kazanamadığına ve gençlerin de tarım sektöründen el çektiğini belirterek, Türkiye’de 950 bin gencin kayıp nesil olarak nitelendirildiğini söyledi.

ATB’nin Mayıs ayı meclis toplantısı ATB Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan, Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, yönetim ve meclis üyelerinin katılımıyla ATB Meclis Salonu’nda yapıldı. Mayıs ayı başında hayatını kaybeden Yenigün Reçelleri’nin sahibi ve ATB Meclis Üyesi Mahmut Alpagot anıldı. Yaş meyve sebze sektörünün gıda fiyatları ve enflasyon tartışmalarından en fazla etkilenen ve daima potansiyel suçlu gösterilen sektör olduğunu belirten ATB Bakanı Ali Çandır, sektörün yaşanan ekonomik büyüme sıkıntılarının ve enflasyon artışının baş sorumlusu olarak gösterilmeye çalışılmasını haksızlık olarak gördüğünü söyledi. Başkan Çandır, “Üreticilerin tarım topraklarını terk etmek zorunda kalmaları. Girdi maliyetlerindeki ortalama 10 katlık artış. Kuraklık, don, dolu, sel felaketleri karşısında savunmasız kalma. Döviz kurlarındaki aşırı yükselişler. Çıkarılmış mevzuatlar. Üretime ve ticarete yansımayan ve ulaşmayan destek ve teşvikler. Ekonomik büyümenin düşmesi. Enflasyonda yaşanan artış. Tarımı stratejik bir sektör olarak değerlendirmemenin kendi tercihleri olmadığını ifade etmektedirler. Son derece rahatsız edici bir etki yaptığını ‘suçlu ayağa kalk’ muamelesini hak etmediklerini dile getirmektedirler. Bu sıkıntıları paylaşmamak ve onlara hak vermemek elde değil” diye konuştu.

KÖYLÜ TARIMDAN BİRŞEY KAZANAMIYOR

Korkuteli’de katıldığı karyağdı armudu şenlikleri sırasında köylülerin arasındaki bir konuşmadan bahseden Ali Çandır, köy konağında orta yaş üzeri iki köylüden birinin ‘Buraların imar işi bir an önce bitse keşke’, diğerinin de ‘Ne yapacaksın ki imara açılsa’ diye sorduğu ve ‘Tarımdan bir şey kazanamıyoruz en azından kira gelirimiz olur rahat ederiz’ diye cevaplayınca arkadaşının onu onayladığını anlattı. Bu durumu üzücü fakat şaşırtıcı bulmadığını belirten Başkan Çandır, “Çünkü insanlar tarımdan umudunu yitirmiş, imar ve inşaattan gelir elde etme kolaycılığını umut olarak görüyor. Bu sadece Korkuteli’de değil Antalya’nın bekli de Türkiye’nin birçok yerinde böyle. İnsanımızı üretimden koparmayacak devrim niteliğinde kararlar alınması zorunludur” dedi.

TARIM İŞÇİSİ VE ÇOBAN SIKINTISI

Sanayide karşılaşılan ara eleman sorununun tarım sektöründe de hissedilir düzeyde baş gösterdiğine dikkati çeken ATB Başkanı Çandır, “Üyelerimiz tarımda çalışacak işçi bulamamaktan yakınıyor. Hayvancılıkta sık sık gündeme gelen, hatta çoban bulamama sorunu, yoğun emek gerektiren örtü altı tarımda da bizleri zor durumda bırakan sorunların başında gelmektedir. Tarımdan elini çeken gençler, bir daha tarıma dönmek istemiyor. Sadece işçi olarak değil insanlar kendi ata toprağını bırakarak vasıfsız oldukları işlerde ‘ne iş olsa yaparım ağabey’ mantığıyla çalışmak için kentlere akın ediyor” şeklinde konuştu.

Son 7 yılda Antalya’nın en fazla göç alan kentler sıralamasında hep ilk 4’te olduğunu belirten Çandır, nüfusun 2.2 milyona çıktığı ve Türkiye’nin en kalabalık 5’inci ili olduğunu kaydetti. Ancak halen tarımda çalışacak işgücüne ulaşmakta her geçen gün daha da çok zorlandıklarını açıklayan Çandır, buna karşın ülkemizde 15-19 yaş arasındaki 950 bin gencimizin ne eğitim gördüğü ne de işgücüne katılmadığını ve ‘kayıp nesil’ olarak nitelendiğini dile getirdi. En azından kendi tükettiği kadarını üreten bir ülke olmak için orta ve uzun dönem planlamaları yapılması gerektiğini vurgulayan Çandır, politika oluşturanlar tarafından bu konuda acil tedbirler alınması ve sektörde çalışacak işçi adaylarının özendirilmesi konusunda çalışmalar yapılması çağrısında bulundu.

Başkan Çandır konuşmasında şunları söyledi:

“Üyelerimiz, piyasada ciddi bir nakit sıkıntısı çekildiğini, buna bağlı olarak da alacaklarını tahsil edememe ve vade uzatma riskleriyle karşı karşıya olduklarını gittikçe artan bir yoğunlukla dile getirmektedirler. Yine, piyasada her geçen gün ağırlığını hissettiren durgunluğu ve talep yetersizliğini sıkça tekrarlamaktadırlar. Üretimde ve ticarette ihtiyaç duyulan istihdam ve mevzuat sıkıntılarının had safhaya ulaştığını belirtmektedirler. Bizler mevcut başarı hikayelerimizi geliştirme ve yeni başarı hikayeleri üretme gayretine sahip olmak istiyoruz. Bu nedenle tekrar birlikte hareket etme gücümüzü ortaya çıkarıp Antalya ekonomisi ile yüzleşmeye ihtiyacımız var. Açıkça belirtmeliyim ki anlatılan ile hissedilen Antalya arasında büyük fark bulunmakta. Hepimizin bildiği üzere ‘Antalya durursa Türkiye durur.’ Bu nedenle, tüm enerjimizi ve kaynaklarımızı, sürdürülebilir, rekabetçi, yatırımcı ve büyümeye odaklı işlerimize yoğunlaştırmak arzusundayız.” (DHA)

Etiketler:

EN SON HABERLER

© 2020 KEMER HABER Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Reklamı Gizle
Reklamı Gizle