BUMERANG ETKİSİ

SEMİH KÖKEN

kemerhaber@hotmail.com

Kabus gibi geçen bir hatfanın ardından sular durulmaya başladı .Ançak buna bumerang etkisi diyorum.
Kemer tarihinde bir çok üzücü olay yaşadım ama bu yaşanan bir hiç yüzünden 17 yaşında bir evladın vefatı benide derinden üzdü. Rabbim merhuma rahmet eylesin ailesine sabırlar versin.
Bunlar kemere yakışmıyor diyorduk ve ucu patladı..
Daha durun eylül deyiz ….
Ekim kasım aralık nasıl gececek bilmiyorum ama maddi sıkıntıların getirdiği bu tip olaylar kemerin adını iyiyeden iyiye kötüye çıkardı.
Bunun etkisini sosyo ekonomik olarak değerlendirmek gerekiyor.
Daha önceden de hep yazdım çizdim.Kral ve kraldan çok kralcçıların olduğu bir beldede yaşıyoruz.
Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler diyen bir zihniyet tarafından yönetilen kemerde bu tip olayların yaşanmasına artık alışmalıyız..
Çünkü kimse görevini tam yapmıyor kemerde..bunu şöyle açıklamak istiyorum.
Bilindiği gibi, “Bumerang”, atıldıktan sonra sahibinin eline geri dönen ilkel ama oldukça etkili bir silah.
Avustralya yerlilerinin bu basit silahının adı Sosyoloji’ye geçmiş ve bir kavrama dönüşmüştür:
“Bumerang Etkisi”.
“Bumerang Etkisi”, Bumerang adındaki bu garip ama etkili ilkel aletten farklı olarak, geriye tepen sosyal olaylar ve olguları ifade etmektedir.
Bumerang Etkisi, gerek bireysel ve gerekse de toplumsal hayatın birçok alanında hayli sıkça karşılaşılan bir olgudur. Söz gelimi, henüz olgunluk çağındaki evlâdını terbiye etmek isterken üstüne gereğinden fazla giderek kendisine isyan ettiren, yani istenenden daha ileri değil daha geri bir neticeye yol açan bir babanın almış olduğu sonuç tipik bir bumerang etkisidir.
Kemerdeki bumerang etkisine gelince
Bunu şöyle irdelemek lazım
Bilindiği Sayın Başkan ve ekipi bundan yıllar önce diyorum .Çünkü bu kadar süren bir soruşturma ne gördüm ne de duydum.
Rüşvet ve irtikaptan göz altına alınmış çeşitli iddialar yüzünden 4 ay kadar bu dava için yatan arkadaşlarımız olmuştu.
Ve arkası gelmediği gibi halen daha da davası bile açılmadı.
Bunun verdiği öz güvenle tekrar başkan şeçilen Gül ve ekibi eskisinden dahada hızlı bu tip işlere girdiler ve bunlarda da baya başarılı oldular.
Bundan en büyük payı inşaatlar almaya başladı öyleki bir gazeteci arkadaşımızın dillendirdiği “İsmaili gördün mü “yeni literatüre giren bir deyim bile oldu.
İnsanlar artık kemerde ev yapmayı bırakın kümes yapamaz hale geldiler.
Eş dost ahpab davaları ayyuka çıktı yalaka ordusuna neler neler verildi.Bunun içinde sanat danışmanları gürme danışmanları şarap tadıcılara kadar bir çok kişiye kapı açıldı.
Maşallah çarşımızdaki her köşe başında artık bir mısırcımız bile oldu.
Bunların hepsi tam anlamıyla organize olmuş olaylardı.
Ama bu düzen sıkıştı ve olay Minta ya patladı.
Ama bunu bile Başkan kendi lehine çevirmeyi aklı sıra başardı.
“HEDEF DE BEN VARDIM” dedi .
manşetlere çıktı.Ama hedef asla o olamazdı.Çünkü bütün akçeli işler artık kulup başkanı olan Minta ya aiitti ve bu iş ona patladı.
Yani kimse bedavaya kurşun yemedi..
Çünkü öfkenin getirdiği sonuçları hepimiz iyi biliyoruz Çünkü çaresiz insan herşeyi yapar…
Bu kadar milletin ekmeği ile oynarsanız millet aç ken siz pasta yerseniz bunun hesabını elbet birileri sorar.
Tabi biz yaptık kimse bize bir şey demeyyip her kurumu baskı altında tutup ağalık paşalık yaparsanızsda bunun hesabını millet elbet soracaktır.
Birde yaylalarda dağlarda bu işleri kuzu çevirirken kutlarsanız burası küçük yer dilden dile konuşulursunuz.
İşte buna bumerang etkisi diyoruz.
Yola çıktığın isimleri yolda satarsan ki sattın sen
Bunun hesabıda elbet kesileçektir.Ama şöyle ,
ama böyle …Burası kemer….
Ayışığının karanlıkları aydınlatması dileyiğle…