BUDAK: “SANAYİCİYE DE YURTTAŞA DA ADİL VERGİ”

-“YURTTAŞLARIMIZ KREDİ VE FAİZ SARMALINDA ÇIRPINIYOR”

-“SANAYİNİN BÜYÜMESİ İÇİN HUKUK VE DEMOKRASİ ŞART”

            CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, krediler üzerinden alınan bankacılık ve sigorta muameleleri vergisinin yalnızca sanayiciler için değil, asgari ücretliler ve dar gelirliler içinde kaldırılmasını istedi. Budak, “Yurttaşlarımız kredi ve faiz sarmalında çırpınıyor” dedi.

            CHP’li Budak, Gelir Vergisi Kanun Tasarısı ile ilgili TBMM’de yaptığı konuşmada imalat sanayine makine ve teçhizat alımları için kullanılacak kredilerin, banka ve sigorta muameleleri vergisinden istisna tutulmasını desteklediklerini ancak bu dolaylı verginin asgari ücretliler ve dar gelirliler için de kalkması gerektiğini söyledi. Budak, “Bu adımı sanayimiz için destekliyoruz. Ancak sanayicilere bir destek sağlanırken kredi kartı borcu altında ezilen, borcunu döndürmek için tekrar kredi çekmek zorunda kalan asgari ücretli, dar gelirli yurttaşlarımızdan bu verginin alınıyor olması adaletli değil. Yurttaşlarımızın bankalardan kullandıkları krediler son on üç yılda 130 kattan fazla artarak 303 milyar liraya yükselmiş, kredi kartı borçlarıyla birlikte bu tutar 380 milyar liraya kadar çıkmıştır. Borçlar nedeniyle son beş yılda yurttaşlarımızın ödedikleri faiz 176 milyar liranın üstündedir. Yurttaşlarımız kredi ve faiz sarmalında çırpınmaktadır. Bu nedenle, dolaylı vergi adaletsizliğine, banka ve sigorta muameleleri vergisi adaletsizliğine bütünüyle son verilmelidir” dedi.

BELGEYLE SANAYİ BÜYÜMEZ

            Hükümetin sanayi ile ilgili tek somut adımının bu vergi istisnası olduğunu, özel sektör yatırımlarının binde 7’ye kadar gerilediği, imalat sanayi üretimindeki artışın yüzde 1,3 gibi düşük bir seviyede kaldığı bir ortamda, bu destekle sanayi sektörünün ilerleme sağlamayacağını kaydeden Budak, ayakları yere basmayan strateji belgeleriyle de bir sonuç alınamayacağını söyledi. Budak, “2011-2014 Sanayi Strateji Belgesi ile bir başarı sağlayabildi mi? Hayır. Belgeye koymakla maalesef yatırım olamıyor. Şimdi, 2015-2018 için yeni Sanayi Strateji Belgesi açıklandı. Türkiye’nin önüne ‘orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü olmak’ gibi çok iddialı bir hedef konuyor. Bu belgenin akıbeti de bir önceki gibi olacak. Neden? Çünkü temeli çürük” diye konuştu.  Milli Gelir içinde sanayi sektörünün payının yüzde 32,9 olarak gösterildiğine dikkat çeken Budak, şunları söyledi.

GİDECEĞİ YERİ BİLMEYEN GEMİ

“Rakam oyunlarıyla tanımlarda değişiklik yaparak, kişi başına gelirden satın alma gücü paritesine geçerek milli geliri artırdığınız gibi burada da sanayi sektörü içine her şeyi doldurup yüzde 33’e ulaşıyorsunuz. İnşaat sektörünü, madenciliği sanayi sektörü içinde değerlendirerek rakamı yükseltmenin bir anlamı yoktur. Gideceği yeri bilmeyen gemiye hiçbir rüzgâr yardımcı olamaz. Gerçek anlamda imalat sanayisinin payı yüzde 33’lere çıkmadığı sürece Türkiye’de işsizliğin, yoksulluğun, gelir dağılımındaki adaletsizliğin azaltılması mümkün değildir.”

HUKUK VE ÖZGÜR BİLİM

Budak, şöyle devam etti:

“Sanayi sektörünün büyümesi için temel koşullardan biri de hukuktur. Hukuk olacak, adalet olacak, hukukun üstünlüğü olacak, yerli ya da yabancı yatırımcılar yatırımların güvende olduğuna inanacak. Yatırım ortamı iyileştirilmeden sanayi yatırımlarının artması da mümkün değildir. Son dönemdeki uygulamaların güven sorunu yarattığı da açıktır. Türkiye’nin orta gelir tuzağından kurtulmalıdır. Bizler de aynı şeyi söylüyoruz ama bunun yolu akıldan, bilimden, özgür üniversiteden, yaratıcı düşünceden, nitelikli bir eğitim sisteminden geçiyor. AR-GE’ye kaynak ayırmaktan geçiyor, hukuktan geçiyor, demokrasiden geçiyor.”