Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, Antalya Büyükşehir Belediyesi Turizm Danışmanı Osman Ayık, Meeting Point Türkiye CEO’su Kamil Özil ve Club Megasaray Genel Müdürü Sebahattin Asi, Club Megasaray’da yapılan toplantıda turizm gündemini değerlendirdi.
Dünya çapında 5 farklı ülkede 10 bin çalışanıyla 1 milyar dolar ciroya sahip Şahinler Holding’in Antalya Belek’te bulunan oteli Club Megasaray’da düzenlenen “Pandemi Sürecinde Turizm” toplantısına mederatör olarak Ekonomi Gazeteciler Derneği Başkanı Celal Toprak katılırken, konuşmacı olarak Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, Antalya Büyükşehir Belediyesi Turizm Danışmanı Osman Ayık, Meeting Point Türkiye CEO’su Kamil Özil ve Club Megasaray Genel Müdürü Sebahattin Asi katıldı.
Tesislerin yüzde 5’i açık
Toplantıda ilk konuşan Club MegaSaray Genel Müdürü Sebahattin Asi oldu. Club Megasaray’ın 1992 yılında kurulan köklü bir tesis olduğunu belirten Asi: “Mart ayında tesisin yüzde 80’i satıldı. Ama salgın bizi çok kötü vurdu. 17 Mart’ta otelimizi kapatmak zorunda kaldık. Personelimize veda ederek 19 Haziran’a kadar ayrı kaldık. Bakanlığın açıkladığı 130 maddeyi tesisimize tamamen uyarlayarak kapılarımızı tekrar açtık. Personel eğitim için profesyonellerden yardım aldık. Onları sağlık konusunda da eğittik. Ancak bu şartlarda tatil akla geliyor mu derseniz bu konuda çok zorlanacağız. Maliyetlerimiz çok artmış durumda. Şu anda otelde 400 misafir var. Last minute satışlarımız oldu. Bölgede 5 tesis açık. Şu anda Antalya’da otellerin ancak yüzde 5’i açık durumda. Biz her türlü önlemi aldık. Misafirlerimiz burada huzurlu ve güvenli bir şekilde tatil yapabilecekler. Eski düzenimize dönmeyi arzu ediyoruz” dedi.
1 milyon istihdam
Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin ise turizm sektörünün etkilediği sektörlerle 1 milyon insanı istihdam ettiğini, bu insanların ağırlıklı olarak turizmden ekmek yediğini söyledi.
Yunanistan süreci iyi yönetti
Meeting Point Türkiye CEO’su Kamil Özil ise yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Antalya destinasyonu Almanya’nın en büyük destinasyonlarından biridir. En çok tercih edilen destinasyondur. 100 müşteriden 30’u Antalya’ya geliyor. Antalya’ya en yakın destinasyon İspanya-Mayorka destinasyonudur. Burası yüzde 15 oranında Alman müşteri almaktadır. Şu anda seyahat satın alınıyor. 15 Temmuz’dan itibaren Türkiye için paket tur satışlarımız açık ama gelecekler mi bilemiyoruz. Çünkü 31 Ağustos’a kadar seyahat uyarısı var. Bu nedenle 1 Eylül’e kadar resmi olarak gelemiyorlar. Alman turist gelirse devlet sorumluluk almıyor. Sigortalar geçersiz hale geliyor. Yasak yok ama dönüşte sorunlarla karşılaşabiliyorlar. Karantinaya alınabiliyorlar. Ne zaman açılır derseniz bakanların görüşmelerinde bir sonuç çıkacağını umuyorduk. Turizmde dış politika dengelerine kurban gitti. Ama umudumuzu yitirmiyoruz. Temmuz ayı veya Ağustos ayı içerisinde kaldırılacağını umut ediyoruz. Eylül’den önde seyahat hareketliliğinin başlayacağını umut ediyoruz.
Bizler yarın başlayacakmışız gibi hazırlıklıyız. Paket tur bağımlılığından kurtulmak için birçok şey lazım. Antalya ve Ege paket tur bağımlısıdır. Paket turu, tur operatörleri yapıyor. Uçakları koyuyor. Bu uçaklar paket tur dışında gelenlere de satılıyor. Turizmi paket turun bağımlısı olarak görmemek gerek. Paket turu nasıl geliştirebileceğimizi düşünmeliyiz. Pandemi döneminde paket turla gelen turistler en hızlı şekilde ülkelerine dönebildiler. Uçak trafiği dondurulduğunda bizim Antalya’da 11 bin yolcumuz vardı. Bu yolcuların hepsini gönderdik. Paket tur dışında gelenler karaborsada uçak bileti alarak ülkelerine dönebildiler. Paket tur tüketici açısından daha güvenli. Alman hükümeti dünyanın çeşitli yerlerinden getirdiği vatandaşlarından taşıma parasını istiyor.
Pandemi sürecini en iyi yöneten Yunanistan oldu. 1 Mart’tan Temmuz ayına kadar ülkeyi kapattı. Biz ise sağlıklı bir açılma programı yapmadık. Yunanistan ‘1 Temmuz’da açılacağız’ dedi ve açtı. Bu nedenle şu anda ciddi bir satış alıyor. Geçen yılın üzerinde satış alıyor. Açılırsa en çok satışın Antalya’nın alacağına inanıyoruz. Ancak Antalya’da hangi otellerin açılacağı belirsiz. Belirsizlikler satışı zorlaştırıyor. Bir oteli sattığımızda o otelin açılma garantisini veremiyoruz. Almanya’da durum değiştiği anda tur operatörleri operasyona hazırlar. Türkiye’de ne özel bankalar ne de devlet bankaları Avrupa’daki desteklerin hiçbirini yapamadılar.”
Bazı tesislerde yüzde 70 oranında repeat müşteri vardı
Antalya Büyükşehir Belediyesi Turizm Danışmanı Osman Ayık, dünyada 1.5 milyar civarında insanın seyahat ettiğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Turizm her yıl yüzde 4’ün üzerinde büyüyordu. Dünya Turizm Örgütü verilerine göre Türkiye’nin büyümesi 2 katıydı. Bazı tesislerimizde yüzde 70 oranında tekrar müşteri var. Bu dünyada olmayan bir şey. Biz paket tur bağımlısıyız. Biz paket tur pazarında İspanya ile başa başız. İspanya’nın aldığı turist sayısı 85-90 milyon, biz ise 50 milyon civarında. Ama paket tur pazarında birbirimize yakınız. Pandemi nedeniyle dünya sanki resetlendi. İnsan sağlığı ile ilgili bir sorun olunca bütün akan sular duruluyor. Ama insan kitleleri kolay hareket etmiyor. Bu salgın ile birlikte insanların tavrı değişiyor.
Bu salgında en çok etkilenen sektör seyahat endüstrisi. Kayıp yüzde 70’lere ulaştı. Dünyada yaklaşık 20 bine yakın uçak var. Bunun 19 bini yerdeydi. Hızlı bir normalleşme süreci yaşıyoruz. Türkiye’de turizm sektörünün GSMH’daki payı yüzde 3.5-4 civarında. Ancak paranın yarattığı hız ve tempo çok önemli. Bu nedenle bir an önce turizm sektöründe normalleşmeye gidilmek isteniyor ve ekonominin çarkı yeniden dönsün isteniyor.
Kaynak pazarlar teker teker faaliyete giriyor. Son olarak İngiltere seyahat yasağını kaldırdı. İngiltere bizim için önemli kaynak pazarlarımızdan bir tanesi. Eski demir perde ülkeleri de geliyor. Güzel haberi Almanya’dan da bekliyoruz. 2019 yılında gördüğümüz rakamları gelecek bir kaç yıl içinde görmek muhtemel değil. Salgının bıraktığı etkileri biliyoruz. Biz paket tur bağımlısı destinasyonuz. Büyük tur operatörlerinin eski güçleri devam edecek mi? Belki en az kaybı yaşayacak olan destinasyonlardan biri biz olacağız ama kayıp ne kadar olacak bilinmiyor. Bizim bir planlamaya, stratejiye ihtiyacımız var. Biz bireysel turizminde önünü açmalıyız. Nasıl bir ürün yaratacağız bu çok önemli. Daha az sayı ile daha çok gelir edebileceğimiz bir yapıya dönebiliriz. Bu sayede insanlar daha mutlu olabilir.”
