Hoşgeldiniz  

Neden 2020 Patara yılı?

SEMİH KÖKEN | 16 Şubat 2020 | Antalya Haber, Turizm A- A+

Neden 2020 Patara yılı?
Neden 2020 Patara yılı?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2020 Patara yılı ilan edilmesinden sonra mygazete.com olarak PATARA’yı mercek altına aldık.

Bir süre önce Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından neden Patara yılı ilan edildi? Patara’ya ait tüm detayları muhabirimiz Okan Dilek derledi.

PATARA’yı taniyalim:

M.Ö. 160 yıllarında 23 Şehir Likya Birliğine bağlıydı.  Likya bugünkü Kemer, Kumluca, Elmalı, Finike, Demre, Kaş ilçelerini içine alan Tekeli yarımadasında kurulmuş demokratik bir birlik.

LiKYA Birliği’nin Meclis Binası PATARA’da yer almaktadır.  Bura da Likya Birliği’nin toplantı yaptığı Meclis Binası TBMM tarafından restore edilerek Dünya’ya duyuruldu. Patara Meclisi tarihçilerce mükemmel bir Cumhuriyet modeli olarak ifade edilmektedir.

-Taşları muhafaza edilen Dünnya’nın en eski feneri:

PATARA MS. 65 Yılında “denizcilerin selameti” için Roma İmparatoru Nero tarafından yaptırılmıştır. 2000 yıllık Patara Fenerini özgün dokusu ile yeniden ayağa kaldırıldı. PATARA aynı zamanda “Antik Dünya’nın Kehanet Merkezeri arasında yer almaktadır.

PATARA da aynı zamanda Likya tapınağı, antik su yolu, deniz feneri, limanı, şehir kapısı ve antik şehir caddeleri ile Patara meraklılarını bekliyor.

PATARA NOEL BABA olarak bilinen Aziz Nikolas’ın şehri olma özelliğine sahiptir. Aziz Nikola (NOEL BABA) Patara’da doğmuş, yaşamış ve ölmüştür. 325 yılında İznik konsül toplantısına Patara piskoposu da katılmıştır.

-ABD  Anayasasına ve AB kuruluşuna örnek oldu:


12 Km. uzunluğundaki muhteşem Patara kumsalı Caretta Carettaların önemli üreme alanlarından biridir. “LİKYA Yolunun Sufi Yolu ile kesiştiği yer PATARA’dadır. Binlerce yıllık tarih ve kültürü Likya Yolu’nda, yine bin yıllık irfan izini Sufi Yolu başta olmak üzere  Tekeli yarımadası butik turizmin, organik tarımın en önemli merkezi ve. Tarihteki en mükemmel Cumhuriyet örneği Patara da yer almaktadır.  Montesquieu Yasaların Ruhu kitabında mükemmel konfederatif Cumhuriyet örneği Likya Birliği olduğunu belirtmektedir. Birliğin sistemi Amerika Birleşik Devletleri Anayasasına ve Avrupa Birliği kuruluşuna örnek olmuştur.

-Osmanlının ilk telsiz-telgraf istasyonu:

Osmanlı Devleti’nin ilk Telsiz Telgraf istasyonu 1905 yılında Sultan 2. Abdülhamit tarafından  Patara’da kurdurulmuştur. Elektrikli telgraf teknolojisinin kullanıldığı kara hatlarından daha maliyetli bir yöntem ise coğrafik ve siyasi engelleri bertaraf eden denizaltı telgraf kabloları idi. Hâkim olduğu belli başlı adalarda haberleşmeyi hızlandırmak için denizaltı kablo yatırımı yapan Osmanlı Telgraf İdaresi, uzun mesafelerde gerekli olan yatırım bedellerini karşılayamadığından uluslararası kablo firmalarının hatlarını kullanmaya mecburdu. 1896 yılında icat edilecek olan telsiz telgraf teknolojisi ise hem coğrafik ve siyasi engellere hem de yüksek işletme ve yatırım.

Sultan II. Abdülhamid’in vizyon projelerinden biri olan telsiz telgraf istasyonları, 1889 tarihinde  ülkemizin gururla gündeme taşıyacağı en önemli tarihi mirasları arasında yer almaktadır. Kuzey Afrika’daki son toprağı olan Trablusgarp’a sahip çıkabilmek adına geliştirilen bu proje ile Osmanlı Devleti, hasta adam yakıştırmalarıyla horlandığı çağda son teknolojiyi kullanan bir ülke olarak karşımıza çıkıyor.  Osmanlı Devleti’nde, çağdaşlarına göre gecikmeli olarak kullanılmaya başlanan elektrikli telgraf ilk olarak 1855 yılında İstanbul-Edirne-Şumnu hattında tesis edildi. Bu hattan sonra ise, başta Rumeli bölgesinde olmak üzere yaygın bir şekilde kullanıldı. Avrupa başkentleri ile hızlı ve kolay iletişim kurmayı amaçlayan Rumeli bölgesindeki yatırımları, Anadolu, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dakiler kademeli olarak takip etti.

OSMANLI’DA Telgraf kulanımı 1889-1905
Elektrik dalgalarını kablo bağlantısı olmayan iki merkez arasında teati etme başarısını gösteren İtalyan bilim insanı Guglielmo Marconi, 1896 yılında ilk telsiz telgrafı göndermeyi
başardı.  1881 yılında Fransa’nın Tunus’u, 1882 yılında ise İngiltere’nin Mısır’ı ele
geçirmesiyle Kuzey Afrika’daki son Osmanlı toprağı olarak Trablusgarp kalmıştı. O tarihlerde, Osmanlı Devleti kara bağlantısı kesilen Trablusgarp ile hızlı ve etkin bir haberleşme ağına sahip olmak için çaba sarf etmişti.

Marconi ve ilk telsiz telgraf:

Bu çerçevede Trablusgarp, Fizan, Bingazi ve Derne merkezleri ile haberleşme kurulabilmesi için Anadolu ile en yakın Trablusgarp sahili olan Derne arasında bir telsiz şebekesi kurulması 1904 yılı başlarında gündeme geldi. Bu işin yaptırılmasında Sultan II. Abdülhamid’in onayıyla Alman Siemens&Halske Firması ile anlaşma sağlandı.  Anadolu’da eş istasyon olarak Derne’ye kuş uçuşu en yakın mesafe olan Patara (Gelemiş) bölgesindeki düzlük arazi tercih edildi

-Yüksek maliyete rağmen:
İstasyonların maliyeti toplamda 12.000 liraydı. Karşılanması zor olan bu meblağ için Yıldız Sarayı’nda alınan kararla devletin farklı kurumlarından ayrılacak tahsisatla bu işin finanse edilmesi kararı verildi.. Sultan II. Abdülhamid kurulacak telsiz telgraf istasyonlarına verdiği önem nedeniyle yapılan tüm işlemleri yakından takip etmek istedi. Bunun için Mabeyn İkinci Kâtibi İzzet Paşa başkanlığında Telsiz Telgraf Komisyon-ı Âli’si kuruldu. Alman telgraf firmasıyla telsiz istasyonları konusunda uzlaşıya varan Osmanlı Devleti’nin ilk adımı, yeni teknolojiye hâkim olacak Osmanlı telgraf memurları yetiştirmek oldu.

Patara telsiz merkezinin tamamlanması Ekim 1905:


Derne’deki merkezin tamamlanması Ağustos 1906 tarihinde gerçekleşir. Döneminin en iyi aletleri ve en son teknolojisiyle donatılan Patara ve Derne istasyonlarının resmî açılışları Sultan II. Abdülhamid’in tahta çıkışının otuzuncu yıldönümü olan 31 Ağustos 1906 gününde gerçekleştirildi. Patara ve Derne istasyonlarının arasındaki mesafe 850 kilometredir. Bu uzaklıkta kurulan Avrupa’nın ilk telsiz telgraf şebekesi Osmanlı Devleti’nin oldu.
Osmanlı Devleti’nin ilk telsiz telgraf istasyonları sayesinde Derne telsiz telgraf merkeziyle kara bağlantıları bulunan Bingazi sancak merkezi ve Fizan ile irtibat mümkün kılındı.1911’de, önce Derne istasyonu, sonrada Patara istasyonu iki İtalyan zırhlısının bombardımanıyla tahrip edildi. Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Derne ve civarında yürütmüş oldukları direniş harekâtında İstanbul ile doğrudan haberleşme imkânı
ortadan kalktı. Derne istasyonunu ise İtalyan zırhlısı bombaladı.

MUSTAFA KEMAL’İN LİBYA direnişine
Haberleşme desteği Patara istasyonundan

İtalyanların iletişim kanallarını ortadan kaldırmaya yönelik bu girişimleri savaşın seyrini etkileyen en önemli hadiseler arasında yer almaktadır.  Trablusgarb savaşı sırasında bombalanarak tahrip edilen, Patara telsiz istasyonu kalıntılarının zamanla unutulmasıyla tarihin tozlu sayfalarında kayboldu. 2018 yılı itibariyle Prof. Dr. Havva İşkan Işık başkanlığındaki, Patara  Antik Kenti Kazı Ekibi tarafından yapılan çalışmalar neticesinde ülkemizin ilk telsiz telgraf istas yonlarının kalıntılarına ulaşıldı.

– Tarih gün ışığına çıktı:

Yapılan kazı sayesinde temizlenerek görünür kılınan binalar artık müze oldu. Nitekim her yıl önlerinden binlerce yerli ve yabancı turistin geçtiği bu yapıların haberleşme tarihimizin dönüm noktalarından olduğunun vurgulanması büyük önem  arz etmekte. Bununla beraber dünyaya göre oldukça erken bir tarihte, Avrupa’nın en uzak mesafeli ilk telsiz istasyonları olan bu yapının kalıcı bir müze haline dönüştürülmesi tarihimiz ve ülkemiz için bir gurur kaynağı oldu.

Kazı Başkanı Prof.Dr Havva Işik tarihin gün yüzüne çıkması için ekibiyle birlikte bölgede geçeli gündüzlü çalıştı ve hiç kuşku yokki 2020 Patara yılı ilan edilmesinden en çok Havva hoca mutlu oldu

Abdulhamid Han ve Telsiz Müzesi Gurur kaynağımız
Sultan II. Abdülhamid’in vizyon projelerinden biri olan telsiz telgraf istasyonları, ülkemizin gururla gündeme taşıyacağı en önemli tarihi mirasları arasında yer alıyor.  Kuzey Afrika’daki son toprağı olan Trablusgarp’a sahip çıkabilmek adına geliştirilen bu proje ile Osmanlı Devleti, hasta adam yakıştırmalarıyla horlandığı çağda son teknolojiyi kullanan bir ülke olarak karşımıza çıktı. Patenti henüz on yıl kadar önce alınmış bir teknoloji, dünya çapında henüz tanınmazken Osmanlı Devleti bu teknolojiyi ülkesinde faaliyete sokmayı başarmıştır. Ülke bütünlüğü için zaman, emek ve para sarf etmekten imtina etmeyen, dönemin devlet adamları, coğrafi uzaklığa çözüm bulmak ve ülke menfaatlerini korumak gayreti içerisinde her daim olmuştur.

-20. Yüz yılın kanatsız kuşu TELSİZ:
Libya ile olan tarihi ve kültürel bağlarımızın belki de ülkemizdeki tek sembolü, bugün Patara telsiz istasyonu kalıntılarıdır. Yapılacak II. Abdülhamid ve telsiz müzesi ile bu günlerin gündemi, Libya meselesinde, ülkemizin karşı sahilleriyle olan tarihsel ve güçlü ilişkilerine birkez daha vurgu yaplacak.  Patara’da Trablusgarb Savaşları’na yönelik yapılacak bir anıt ve telsiz kulelerinin birinin restorasyonu ile yakın tarihimizin bu çok önemli olayları hafızalarımıza kazınmış oldu.

Resmi açılışından 113 yıl sonra 31 Ağustos-1 Eylül 2019 tarihleri arasında Kaş Patara’da I. Patara Telsiz Telgraf Buluşma etkinliği yapılmıştı.

 

Etiketler:

EN SON HABERLER

© 2020 KEMER HABER Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Reklamı Gizle
Reklamı Gizle