Kındılçeşme’de karar var uygulama yok

Kındılçeşme, Antalya’nın Kemer ilçesinden 15 dakikalık yürüme mesafesinin ardından ulaşılan çam ağaçlarıyla kaplı denize sıfır kamp alanıydı. Fakat 2009 yılının 5 Ocak günü Çevre ve Orman Bakanlığı’nca onaylanan Beydağları Sahil Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı ve bu plana bağlı olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın gerçekleştirdiği uygulama ölçekli imar çalışmasıyla Kındılçeşme, kiralanabilir bir alan haline ve alan 29 yıllığına bir şirkete kiraya verildi.

Mimarlar Odası Antalya Şubesi ve Antalya Barosu’yla birlikte 10 davacı, kiralamaya imkan tanıyan planların iptali için Danıştay’da dava açtı. Danıştay 6’ncı Dairesi, planlara ilişkin 11 Kasım 2009’da yürütmeyi durdurma kararı verdi. Sonrasında Prof. Dr. Ali Türel, Prof. Dr. Duran Taraklı ve Yrd. Doç. Dr. Ela Babalık Sutcliffe’den oluşan bilirkişi raporuna dayanarak ‘iptal’ kararı aldı. Bilirkişi heyeti Kındılçeşme’de yaptığı incelemenin ardından rapora, “Bir tatil köyü inşa etme yaklaşımıyla yapılan bu inşaatlar alanın doğal dokusunu ortadan kaldırmıştır” ifadelerini yazdı.

Danıştay’ın 2013 yılı sonunda açıklanan kararına ilişkin o günlerde Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Osman Aydın, “Önemli oranda yapılaşması tamamlanan Kındılçeşme’de yıkım kararı alınması gerekiyor. Kiralama iptal edilecek ve buna bağlı olarak da yıkım yapılacak” şeklinde değerlendirme yaptı, ama süreç öyle işlemedi.

Davanın sahipleri kiralamanın iptal edilip bölgenin yeniden halka açılmasını beklerken Orman ve Su İşleri Bakanlığı 6’ncı Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Beydağları Sahil Milli Park Müdürlüğü’nün Ocak ayında yaptığı keşifte firmanın inşaata kaçak şekilde devam ettiği tespit edildi ve Kemer Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusu, davanın avukatlarından Tuncay Koç’un, Kemer Kaymakamlığı’na mahkeme kararının neden uygulanmadığını sorduğu dilekçesinin ardından ortaya çıktı.

Koç’un dilekçesine cevap veren Orman ve Su İşleri Bakanlığı 6’ncı Bölge Müdürlüğü, söz konusu firmaya herhangi bir inşaat faaliyetinde bulunmaması için tebligat yapıldığını, fakat işletmecinin ‘yapılan tüm uyarılara rağmen izinsiz olarak inşaat faaliyetine devam etmesi nedeniyle muhtelif tarihlerde Kemer Cumhuriyet Savcılığı’na konuyla ilgili bilgi verildiğini’ bildirdi. Yazının ekinde yer alan 13 Ocak tarihli Kemer Cumhuriyet Savcılığı’na yapılan suç duyurusunda, 12 Ocak günü Kındılçeşme’de yapılan incelemede 2 adet bungalov içinde ahşap dolap ve televizyon ünitesinin monte edildiği, denizle kamp alanı arasındaki istinat duvarının yükseltildiği, projede kafeterya olarak gösterilen binanın sundurma bölümünde bir adet planya makinesi ve bir adet gönye kesme makinesiyle çalışma yapıldığı, kafeteryanın demir çatı işlerinin yapıldığı ve kullanılmak üzere demir profillerin bulunduğu tutanak altına alındı.

Tuncay Koç, Kındılçeşme’de biri Danıştay olmak üzere iki ayrı mahkeme kararı bulunduğunu belirterek, “Bir diğeri de alana ilişkin verilen inşaat ruhsatlarının iptaline ilişkin. Kararlar ortadayken öğrendiğimize göre firma hakkında Kemer savcılığına 7 defa suç duyurusunda bulunulmuş, fakat savcılık hiçbir işlem yapmamış” diye konuştu. Bununla birlikte Orman ve Su İşleri Bölge Müdürlüğü’nün şirketle yapmış olduğu sözleşmenin de feshedilerek alanın kamp alanı olarak halkın kullanımına açılması gerektiğinin altını çizen Koç, “Savcılığın neden işlem yapmadığı bir sorun olarak ortada duruyor. Fakat suç duyurusunda bulunan müdürlük sözleşmeyi ve kanunu ihlal eden şirketin sözleşmesini neden iptal edip şirketi alandan çıkarmıyor? Bu da ikinci sorun” dedi.