GÜNEŞ YİNE SERT VURDU ; “Topaloğlu’nun açıklaması malumun ilanıdır”

Güneş; “Topaloğlu’nun açıklaması malumun ilanıdır”
“Sözlerim CHP’lilere değil, CHP’nin oylarını sattığını iddia edenleredir. Sözlerimin arkasındayım”

“SAYISIZ TEKLİFİMİZİ GERİ ÇEVİRDİ”
10 Temmuz 2013 tarihinde yapılan Danışma Kurulu toplantımızda üç Belediye Başkan aday adayımız Ahmet Can, Kemal Yüksel, ben ve Konyaaltı Belediye Başkan aday adayımız Bülent Dolunay ile İl Başkanımız Devrim Kök’ün huzurunda kendisinin aday olması halinde aday adaylığından feragat edeceğimizi bildirdik. Toplantıda kendisinden aday olmasını isteyen üyelerimizden yalvar yakar olanlar dahi oldu. Bu toplantının tüm detayları partililerimizce bilinmektedir. Toplantıda sağlık sorunları nedeni ile kesinlikle aday olmayı düşünmediğini ifade etmiştir. Ardından ben kendisini aradım. Tekrar tekrar sordum. Aday olmaması halinde aday adayı olmak istediğimi söyledim. “Elin adamı çalışmalara başladı kardeşim. Neyi bekliyorsunuz. Aday adayı olun ve çalışmalara başlayın” dedi. Bunun üzerine ilçe başkanlığından istifa ederek aday adayı oldum.
“AÇIKLAMASI İFTİRADAN İBARET”
Aday adaylığı sürecinden de önce kendisine dört ayrı yerde, yanımda şahitlerimde bulunurken aday olma düşünesi varsa aday olmasının partinin menfaatine olacağını ifade ettim. Yine gerek il örgütümüzün gerekse ilçe örgütümüzün ve partili partisiz vatandaşlarımızın aday olması yönündeki telkinlerine karşın, açıkça aday olmayı geri çevirmiş ve reddetmiştir.
Şimdi tüm bu yaşanan gelişmelere rağmen çıkıp basın toplantısında büyük bir pişkinlikle edilen bu teklifleri yok sayıp, ısrarcı olunmadığını ima etmesi kendisini müfteri durumuna düşürmektedir”

TOPALOĞLU’NA YAKIŞMADI

Seçim çalışmaları sürecinde de “Bana gelmediler” sözleri doğru değildir. Şahsım olarak bizzat kendisinden defalarca destek istedim. İlçe Başkanım, İlçe yönetimindeki arkadaşlarım, partililer tarafından defalarca seçim döneminde destek ve çalışma göstermesi kendisinden istenmiştir. Buna karşın kendisi basın açıklamasında da ifade ettiği gibi sadece Kemer’e gelen parti büyüklerinin toplantılarına katılmakla yetinmiş ve bundan öteye giden bir çabası da çalışması da olmamıştır. Basın açıklamasında, talebin sadece bir defaya mahsus ve ilçe başkanımızın eşi olan Partilimiz CenabMürtazaoğlu’ndan geldiğini ileri sürmesisayın Topaloğlu’na yakışmamıştır.

AHMET CAN’A TEKLİF KONUSU

Topaloğlu yine açıklamasında, “Ahmet Can ile bir araya geldik ve ‘size teklif ettikten sonra bana da adaylık teklif etti’ dedi. Ahmet Can’a cevabını sorduğumda ise, ‘rakı masasında adaylık teklif edilmez’ dediğini söyledi“ diyor. Rakı masası ifadesi tamamen şahsımı itibarsızlaştırmaya dönük söylemdir. İnsanların bakış açısını ve yaklaşımını ortaya koymuştur. Hiçbir CHP’liye yakışır bir söylem değildir. Kaldı ki olayın özünde Ahmet Can’ın da tarafıma böyle bir söylemi olmamıştır. Ahmet Can’la oturduğumuzda ortamın tanığı da gazeteci Tosun Ülge’dir. Yaşananları Ülge’nin de şahit olduğu için gazetede yazmasını dilerim. Olay şudur, bir İlçe Başkanı bir Belediye Başkanı ile biraraya gelmiş. İlçe Başkanı ve Belediye Başkanı olarak akşam yemeği yenmiştir. Bu yemekte de özel konular kadar CHP’nin başarısı için yapılması gerekenler de konuşulmuştur. Adaylık beklentisi de varsa çıkıp çalışmaları gerekliliğini kendilerine ifade ettim. Rakı sofrasına özel bir durum söz konusu değildir. İtibarsızlaştırmaya yönelik son derece çirkin bir ifade kullanan Topaloğlu’nu bu sözleri nedeni ile de kınıyorum” dedi.

“TOPALOĞLU’NUN YIPRATMA OPERASYONU”

Aday adaylığı sürecinden sonra malum olduğu üzere partililerimizin teveccühü ile kurulan sandıktan aday olarak çıktım. Seçim öncesi çalışmalarına da süratle başladım. Aradan bir ay geçmiş ve birden bire adaylık tekliflerini reddeden Göynük Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, televizyonda yalnızca adayların katıldığı bir seçim programına katıldı. Orada kendisine çanak bir soru yönelttirerek “Genel Başkanınız Antalya’ya geliyor. Antalya’ya geldiğinde ve size adaylık teklif ettiğinde kabul eder misiniz?” diye sorduruyor. “Bayram değil seyran değil Eniştem beni niye öptü” O soruya, “Düşünürüz” diye yanıt veriyor. Sırf bu konu nedeni ile İlçe Başkanımızla birlikte Ankara’ya gittim. Örgütten sorumlu Genel Başkan yardımcısı Adnan Keskin’in konuya hakim olduğunu, İl Başkanın da  aday değişimini Genel Başkan’a teklif ettiğini öğrendim. Bunun üzerine ben İlçe Başkanımızın kendisini aramasını rica ettim. O da telefonda İlçe Başkanımıza İl binasında olduğunu ve toplantıya girmek üzere olduğunu söyledi. İlçe Başkanım kendisine adaylık çalışmalarının başladığını, kendisine adaylık yönünde bir talep gelmesinin yakışık almayacağını söyledi. Daha sonra toplantıdan çıkan İlçe Başkanımıza telefon açıp teklifi kabul etmediğini söyledi. Genel Başkanı’nın kendisine adaylık teklif etmesini etik bulmayan Topaloğlu bu görüşmeyi gazeteci arkadaşımız Saffet Yenigün’e neden iletiyor? Bu durum sosyal medyaya düşünce de Kemer çalkalandı ve Topaloğlu aday yıpratma girişiminde büyük bir başarıya ulaşmış oldu.

“TOPALOĞLU, ÖZDE DEĞİL SÖZDE CHP’LİDİR

“Basın açıklamamın tüm detayları videolarla tamamen ortada. Topaloğlu’nun MHP sevdasından bahsederek basına 2009 seçimlerinden sonraki fotoğrafları gösterdim ve fotoğrafların 2009 seçimlerinden sonra çekilen fotoğraflar olduğunu da vurguladım. Fotoğrafın 2014’te olmadığını söylemesi yalpalamaktan başka bir şey değildir. Zaten toplantıda da Necati Topaloğlu, MHP’nin oylarıyla seçildiğini ve MHP’li gençlere gönül borcunun olduğunu söylemiştir. 10 sene boyunca kendisini Belediye Başkanı yapan Topaloğlu’nun CHP’li gençlere, Kadın kollarına ve partililere gönül borcu yok mudur? Ne zaman bir partili kardeşimize yardımcı olmuştur. Bugüne kadar partimize tek bir çivi dahi çakmamıştır. Topaloğlu hiçbir zaman CHP’nin tabanına değer vermediğini, teşekkür ilanında da basın toplantısında da bizzat kendisi göstermiştir. Basın toplantısında defalarca CHP’li olduğunu vurgulamış sözde kalan bu CHP’liliğini asla ne söylevi ne de somut adımlarıyla göstermemiştir. Yani Topaloğlu, özde değil sözde CHP’lidir. Bunu da Kemer kamuoyu çok iyi bilmektedir.” dedi.
SOSYAL MEDYADA UYSAL’IN YAZISINA YANIT
Topaloğlu açıklamasında, “Salim Uysal, sosyal medyadaki hesabında açıklama yaptı. Umut Güneş’in 2009 yılında Konyaaltı’ndaki ofisine kendisini, Mustafa Gül’ü, Kemal Yüksel’i ve Celal Karakaş’ı davet ettiğini anlattı. Mustafa Gül’ü desteklemek için çağırdı. Peki partinin üyesi değil miydin? Üyesiydin. Hayırlı yolculuklar arkadaşlar. Hiç kimsenin bir başkasını eleştirirken, acımasız eleştirme hakkı yok. Önce bakacaklar, ondan sonra eleştirecekler” diyor. 2009 seçimleri sırasında “Gemiyi terkeden kaptan” sıfatını kazanarak, partisinin kendisine ihtiyacının en fazla olduğu dönemde İlçe Başkanlığından istifa edip menfaat ve ikbal beklentileri ile MHP adayı Mustafa Gül’ün saflarına katılan ve daha sonra rüşvet iddiası ile tutuklanıp cezaevinde yatan Salim Uysal’ın sosyal medyada yazdıklarına gelelim.
O dönem CHP’nin sade bir üyesiydim doğrudur. Ancak, mesleğim gereğidir ki, Mustafa Gül’ün de avukatlığını yaptığım bir dönemdi. Salim Uysal’ın İlçe başkanlığından istifası sonrasında yapılmış olan İlçe Başkanlığı seçiminde Kemal Yüksel’in manipüle ettiğini ve kendisinin bu nedenle Tuncer Kaplan’a karşı seçim kaybettiğini düşündüğünden Kemal Yüksel’le, Salim Uysal’ın arası açıktı. Uysal beni arayarak Mustafa Gül’ün Kemal Yüksel’le görüşmek istediğini söyledi. Ben de Kemal Yüksel’i arayarak Salim Uysal’ın beni aradığını ve söylediklerini ilettim. Yüksel’de görüşebileceklerini ancak bu görüşmenin benim Antalya’da bulunan ofisimde olmasını istediğini söyledi. Bunun üzerine Uysal’ı arayarak Kemal Yüksel’in söylediklerini ilettim. Salim Uysal, Mustafa Gül, Celal Karakaş ve Kemal Yüksel benim ofisimde buluştular. Görüşmeleri sırasında Gül, Kemal Yüksel’den kendisine destek olmasını istedi. O sırada İlçe Başkanlığı görevi de yürütmeyen Kemal Yüksel, destek olamayacağını söyledi. Ne Gül nede Yüksel’in aralarındaki diyaloğa katkım yada herhangi bir müdahalem söz konusu olmamıştır. Bu görüşme sırasında ben de özellikle Karakaş’la görüşüyordum. Uysal’ın ricası, Yüksel’in talebi üzerine mekanımı müvekkilime açtım. Gül ve Yüksel aralarında konuştular. Daha sonra ben, Kemal Yüksel’in Mustafa Gül’e destek olup olmadığı konusunda da bilgi sahibi değilim. Bu görüşmeyi bahane ederek MHP’ye destek vermem iddiasından doğan Uysal’ın iftirasına destek veren Topaloğlu’nun sözleri de iftiradan öteye geçmez. Huzurda bulunan Celal Karakaş da bu duruma tanıktır. Benim ne Gül’e nede Yüksel’e destek olunması yönünde bir sözüm veya telkinim olmamıştır.

“BİZ DEFOLUYUZ SENİ DE DEFOLU EDECEĞİZ” YAKLAŞIMIDIR

Benim 2009 seçimlerinde MHP’ye çalıştığımı söyleyenler iftirasını ispatla mükelleftir. İspat etmediği takdirde müfteridir. Bunu daha öncede söyledim. 2009’da MHP’nin ne bir seçim kampanyasına ne de bir etkinliğine açık veya örtülü katılmadım. Çalışmadım. Destek olmadım. Kaldı ki ofisime 2009 seçimlerinde yanına bazı dostlarımı alarak Hasan Şeker de gelmiştir. Şimdi ofisime yapılan ziyaret sonrası Şeker’e de mi destek verdim? Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Bu dönemde herşeyden önce bir seçmen ve bir avukatım. Benim ofisime herkes gelebilir. Bundan da gayet doğal ve normal bir şey de yoktur. İftiraların sahibi insanların son yerel seçimlerde yaptığını yapmadım. Hiçbir dostuma yada tanıdığıma MHP’ye ya da CHP dışında herhangi bir partiye oy verin demedim. Kendi ruh ve bedenlerindeki karayı insanları yaftalayarak kara çalma girişimindeler. “Biz defoluyuz seni de defolu edeceğiz” yaklaşımındalar. Bunda başarılı olamayacaklardır. Anlaşılıyor ki, bu insanlardaki ihanet duygusu bir karakter ve alışkanlıktan kaynaklanıyor. Ben hiçbir zaman Cumhuriyet Halk Partisi’ne ihanet etmedim. Zaten bu insanlar partililiğimi de tartışacak kalibrede değiller. Menfaat ve ikbal beklentisi ile ne partimi sattım nede bir başka adayın peşinde koştum. Siyaseti çıkar unsuru doğrultusunda değil ideal ve ilkeler doğrultusunda yaptım. Bu insanlarla partim adına mücadelem devam edecektir”

MECLİS ÜYELERİ İLE İLGİLİ İDDİAYA YANIT

Bugün yerel seçim olsa listeme hiç düşünmeden yazacağım arkadaşlarımı istifa ettireceğim yönündeki Topaloğlu’nun açıklamaları tamamen talihsiz ve diğer açıklamalarında olduğu gibi yersiz, dayanaksız ve lüzumsuzdur. Arkadaşlarımın hepsi birbirinden değerlidir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarısı için dün olduğu gibi yarın da çalışacaklardır. Her biri partilidir. Ben sıralamadaki hiçbir arkadaşıma istifa edin demedim. Bana ait olmayan ve ağzımdan çıkmayan bu düşünceyi bana aitmiş gibi ortaya koyan Topaloğlu’nun bu söylemini kınıyorum. Kamuoyunun şunu bilmesini isterim ki halkın takdiri ve oyları ile seçilen Dr. Batur Işık görevini layıkıyla yerine getirecektir. O artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin Belediye Meclis üyesidir. Seçilemeyen diğer arkadaşlarımda CHP’nin başarısı için her zaman çalışmaya devam edeceklerdir” dedi.

HİÇBİR CHP’LİYE ŞEREFSİZ VE HAYSİYETSİZ DEMEDİM

Yapmış olduğum basın açıklamasında sarf ettiğim cümleleri ters yüz etme çabasına girişerek kendi eylemini örtme mücadelesi verdiği görülen Topaloğlu, bunu başaramamıştır. Her ortamda da özellikle beraberinde getirdiği tetikçi bir kısım basının önünde ve huzurunda tartışmaya da hazırım. Kendisine de bu bir davettir. Ben hiçbir seçmene omurgasız demedim. Herbir seçmeninde verdiği karara saygı duyduğumu basın açıklamamda üç defa tekrar ettim. İsimlerini saydığım başta kendisi olmak üzere CHP’lileri ihanetle suçladım ve belgelerini ortaya koydum. Kendilerinin yaptığı gibi iftirada da bulunmadım. Başta kendisi olmak üzere adlarını saydığım insanlara da namussuzsunuz, şerefsizsiniz demedim. Ben bir hukukçuyum. Hangi sözü nerede kullanacağımı çok iyi bilirim. Benim namussuz ve şerefsiz diye itham ettiğim kişiler CHP’nin 2014 yerel seçimlerinde oylarını sattığımı iddia eden kişilerdir. Şahsıma da bu iftirayı atan kişileredir. Topaloğlu’nun bu sözlere alınganlık göstermesi de son derece manidar ve düşündürücüdür. Kendisine yönelttiğim itham ihanetçiliktir. Aynı şekilde “Omurgasız CHP’liler” kelimesi ihanet ve işbirliğinde bulunan kişilere söylenmiştir. Bir partili olup da rakip partiye çalışmak omurgasızlıktır” Başta Göynük’teki vatandaşlarımız ve partililerimiz olmak üzere Kemer kamuoyu bilmektedir ki, Topaloğlu CHP’nin başarısı için çalışmamıştır. Zaten basın açıklamasında da çalışmadığını da kabul etmektedir. Necati Topaloğlu basın toplantısını benim iddialarıma yanıt olarak değil bir itiraf olarak yapmıştır. Kendi ağzından kendisine gelen vatandaşlara CHP’ye oy verin demediğini söylemiştir. AKP’ye oy vermeyin de… ifadesi ile açıkça söylemiştir. Şimdi başta kendi sonra kamuoyu takdirine sunacak şekilde soruyorum, “Bir CHP’li Belediye Başkanı olarak AKP’ye oy vermeyin de… Cümlesinden seçmen ne anlamıştır? Neyi anlamıştır? Nasıl anlamalıdır?” Seçmen, CHP’ye oy istemiyor demez mi?

TOPALOĞLU AÇIKÇA “YERSEN…” DEMİŞTİR

Topaloğlu seçim günü sandıkları tek tek gezmesi nedenini, bir belediye başkanı olarak gezdiği ve sandık görevlilerine ihtiyacı olup olmadığını sormak yönünde olduğunu söylemiştir. Ancak sayın Topaloğlu, kendi belediye çalışanı olan ve CHP’nin ilçe kongre delegesi olan Osman Kozak’ın boynundaki MHP müşahit kartı ile gezerken Kozak’a neden bir CHP’li iken MHP’nin müşahiti olduğunu bir CHP’li başkan olarak sormuş mu? Semih Top ve Kozak’la beraber yani MHP’nin müşahitleri ve Meclis üyesi adayı ile beraber okul kapısında durmuş da neden partimizin Meclis üyesi adayı Ayşe Altay’la birlikte durmamıştır. Topaloğlu’nun açıklamaları açıkça “Yersen”dir. Başta CHP’liler olmak üzere hiçbir vatandaşımız da bunu yemez”
Benimle ilgili açıklamalarında hep üçüncü kişilerden duyumlarına göre hareket eden Topaloğlu, 10 yıllık Avukatı olan ve özel dostluğu bulunan bana karşı benim ağzımdan çıkanları dikkate almamıştır. Dikkat edeceğiniz üzere açıklamalarında hep “Şu kişi, bu kişi şöyle söyledi…” diyerek başkalarından duyduklarını ifade etmektedir. Basın toplantısı boyunca siyasetle ilgili ders verdiği o konuşmasındaki bilgi birikimi ve tecrübelerini keşke Topaloğlu, CHP’nin başarısı için kullanmış olsaydı”
İLÇE BAŞKANIMIZIN TAVRI MANİDAR

Topaloğlu’nun konuşmasının ardından, benim CHP’nin seçimi sattığı iddialarında bulunan kişiler için sarf ettiğim sözlerden dolayı özür dileyen İlçe Başkanımızın bu açıklaması son derece talihsizdir. CHP’nin oylarını sattığı iddiasında bulunan kişilere sarf ettiğim sözlerin arkasındayım. Benim sarf ettiğim bu sözler için İlçe Başkanı özür dileyemez. Hele hele CHP’ye bu kadar adice iftira ederek saldıran kişilerden özür dilemesi anlaşılır gibi değildir. O çatıya iftira ederek söylenen sözlere karşı söylediklerimin arkasında durmaya da devam ediyorum. Her şeye rağmen CHP’nin almış olduğu oy, karşımızdaki eski başkanlar ve hazırdaki Belediye Başkanlarına rağmen değerlidir. Tüm Belediye başkanları da karşımızdaydı. Destek vermediğini iddia da etse, Topaloğlu’nun da karşımızda olduğunu dikkate alarak değerli bir oy aldığımızı ortaya koymak lazım. Basın toplantısında da ifade ettiğim gibi seçim değerlendirmesi yönetim kurulunda ve danışma meclisinde yapılır. Hesap verme yerleri de kongrelerdir. Elbette bu seçimin tüm analizleri, eleştiri ve özeleştirileri, ekip olarak tarafımızdan yapıldığı gibi parti olarak da mutlaka yapılacaktır. Ama bugüne kadar yapılmayan bir seçim çalışması ortaya konmuştur. Maddi ve manevi hiçbir şeyden kaçınılmamıştır. Bu da gelecek günler için partimizin yararına ve kazancınadır. Partimizin başarısı için çalışacağız. Bundan sonra da sayın Topaloğlu’nu bir partiliye yakışır şekilde olması gerektiği gibi partinin bir neferi olarak emek ve desteklerini de görmek istediğimi belirtmek isterim. Eminim bu partililerimizin de talebidir.

Bu vesile ile yerel seçimlerde, CHP’ye gönül veren ve gece gündüz demeden bizlerle birlikte önemli bir mücadelenin içerisinde yer alan tüm partililere, oy veren vermeyen herkese tekrar yürekten teşekkür ediyorum”