CHP Kemer’de Cesur dönemi

CHP Kemer İlçe Örgütü’nün olağan genel kurulu sonucunda 53 oy alan Erdem Cesur, ilçe başkanı seçildi.

Levent YENİGÜN

CHP Kemer İlçe Örgütü’nün olağan genel kurulu Kemer Belediyesi Kültür Salonu’nda yapıldı. CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal ile milletvekilleri Niyazi Nefi Kara, Mustafa Akaydın ve Devrim Kök’ün de katıldığı genel kurulda iki aday yarıştı.

“HİÇ KİMSE HAYATINDAN MEMNUN DEĞİL”

Ülkede iktidar partisi de dahil kimsenin mutlu olmadığını belirten Deniz Baykal, genel kurulda yaptığı konuşmada şunları söyledi;“Değerli arkadaşlarım niye böyle oldu? Bu durum nasıl ortaya çıktı? Tabii ki konuşulacak çok şey var. Ama bir şey kesin, hiç kimse hayatından memnun değil. Seçimden işte yüzde 49 oy aldım, işte tek başına iktidara geldim diyeninde mutlu olması için bir neden yok. Derinden herkes bunun farkında. Bu işin tadı kaçıyor. Bir sıkıntı var. Bir rahatsızlık var. Bunu çok iyi anlamamız lazım. Niye hiç birimiz mutlu değiliz? Niye mutlu olmak gerekmiyor. Mutlu olmanın şartları niye yok. Bunu çok iyi anlamamız lazım. Bunu düşündüğümüz zaman, bunu sorguladığımız zaman sevgili Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımız, sevgili Kemerliler. Türkiye’nin böyle bir noktaya gelmiş olması, bazılarınız için sürpriz değildir. Türkiye’nin böyle bir noktaya sürüklenmiş olması bazılarımız için şaşırtıcı değildir. Tam tersine Türkiye’nin böyle açıldığı, sıkıntılı bir geleceğe doğru sürüklenmekte olduğunu bilerek, bu konuda görev yaparak, uyarılar yaparak, gayret ederek, mücadele verdik. Ona rağmen buraya geldik. Birileri de olmaz canım idare ederiz anlayışı içinde ülkeyi götürdüler, bir anlamda belki istediklerini elde ettiler, ama elde edilenin ne onlara ne de ülkeye yararı olmadığı giderek daha iyi ortaya çıkıyor”

“EN AĞIR BEDELİ ANTALYA ÖDÜYOR”

Rusya ile yaşanan uçak krizine de değinen Deniz Baykal, şöyle dedi:

“Hangi anlamda bakarsak bakalım önümüzdeki güncel somut durumlardan yola çıkalım. İşte bir uçak düşürüldü. Vay uçak düşürdük, iyimi yaptık, vay bundan sonra ne olur? Bunun arkasında ne yatıyor, falan sorular ortaya çıkıyor. Şimdi Türkiye öyle bir noktadaki bu içine girdiğimiz Ortadoğu manzarası ve Ortadoğu manzarasının giderek, Türkiye’yi daha hedefe koyan, Türkiye’yi giderek daha tehlikeli istikametlere sürükleyen baskılar yaratıyor olması, giderek bu sürecin bir parçası haline Türkiye’nin kaçınılmaz olarak dönüşmeye başlamış olması, bütün ülkemize ağır bedel ödetiyor. Kabul etmeliyiz ki en ağır bedeli de Antalya olarak biz ödüyoruz. Yani birden bire öyle bir tablonun içerisine girdik ki, istikrar var kalkınma var, turizm hızla gelişiyor, işte G20 ülkeleri toplantıları Antalya’da yapıldı, büyük bir propaganda oldu derken birden bire işler tam tersine döndü. Şimdi çok ağır bir turizm darbesiyle karşı karşıyayız. Gelirken yolda arkadaşlar bilgi verdiler, büyük yatırımcıların çok ciddi krizlere girmekte olduğu, iptallerin yaygınlaştığı ve turizm işletmecilerinin artık Kredi Garanti Fonu’ndan bir biri ardından Antalya büyük şirketler dahil yardım talep etmek zorunda kaldıkları ifade edilir hale geldi. Turizm birden bire bir büyük krizin içine doğru sürüklendi. Turizmin yanında sebze ve meyve sektörü, tarımsal üretim, ihracat sektörü çok ciddi bir darbe yedi. Hadi Kredi Garanti Fonu ile Turizmcilerin geçici tedbirler almaları mümkün ama üreticiler ve ihracatçılar için böyle bir şans da yok. Çok ağır bir kriz yaşanıyor.”

“YUNAN UÇAKLARINI NEDEN DÜŞÜRMÜYORSUN?”

Genel kurulda konuşan Milletvekili Mustafa Akaydın da Rusya ile yaşanan uçak kriziyle ilgili durumun çok vahim olduğunu kaydetti. Yaşanan krizin Antalya ekonomisine 6.5 milyar dolar zarara neden olacağını savunan Akaydın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın krizle ilgili açıklamalarını eleştirdi. Akaydın, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamaları bende şaşkınlık uyandırıyor. Bir yerde diyor ki ‘uçağı biz düşürdük, her zaman da düşürürüz’, öbür taraftan da ‘nasıl özür dilerim’in yollarını arıyor. Bunun en açık örneği ‘Rus uçağı olduğunu bilseydik düşürmezdik’ demesi. O zaman niye direniyorsun? ‘Rus uçağı olduğunu bilseydik düşürmezdik’ demek ayıplı bir siyasi yaklaşımdır. O zaman şunun hesabını sorarlar; Ege adalarının üzerinde sık sık hava tacizleri yaşanmaktadır. O zaman Yunan uçaklarını neden düşürmüyorsun?” diye konuştu.

“AB İLE YAPILAN SÖZLEŞME SOSYOLOJİK RÜŞVETTİR”

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun son güven oylaması konuşmasında AB ile yapılan 3 milyar avroluk sözleşmenin ve Türk halkına vaat edilen vizesiz Avrupa seyahatinin çok ayıplı sosyolojik rüşvet olduğunu belirtti. Mültecilerin çadırına sahip çıkmanın rüşvet olduğunu ifade eden Akaydın, “Bu ayıbın kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Bize AB tarafından üçüncü dünya ülkesi muamelesi yapılmıştır. AB’nin bize serbest geçiş hakkı vereceğini sanmıyorum” dedi.

‘CESUR’ DÖNEMİ

Konuşmaların ardından başkanlık seçimine geçildi. 86 delegeden 83’ünün oy kullandığı seçimde Erdem Cesur 53 oyla başkan seçilirken, Belma Murtezaoğlu ise 30 oy aldı. Erdem Cesur’un listesinde şu isimler yer aldı: Ali Hasan Acar, Fidan Akpolat, Ali Arslantaş, Gökçe Bozkurt, Şükran Çoşkun, Barış Dursun, Arif Ilgaz, Yalçın Durmuş Kahraman, Mehmet Karamermer, Koç Gülşen Ölmez, Müsamettin Yalın ve Hüseyin Yılmaz.