Hoşgeldiniz  

12-18 Mart Dünya Glokom Haftası

Semih Köken | 17 Mart 2017 | Antalya Haber, Gündem A- A+

12-18 Mart Dünya Glokom Haftası

GÖZ TANSİYONU KÖRLÜĞE NEDEN OLABİLİR

“Gözlerinize dikkat. Halk arasında göz tansiyonu veya karasu adlarıyla da bilinen glokom körlüğe neden olabiliyor. Şeker hastalığı olan, kortizon kullanan ve miyop olanlar risk altında. Ailesinde glokom hastalığı bulunan bireylerde ise bu durum yaklaşık 6 kat daha fazla görülmektedir” diyen Antalya Kamu Hastaneleri Birliği’ne bağlı Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Özge Yanık Odabaş 12-18 Mart Dünya Glokom Haftası nedeniyle “Glokom” hakkında açıklamalarda bulunmuştur.

Glokom Nedir, Nasıl Gelişir?

Uzm. Dr. Özge Yanık Odabaş; “Sağlıklı bir gözde göz sıvısı devamlı olarak üretilmekte ve göz kanallarından emilerek boşaltılmaktadır. Böylece göz içi basıncı sürekli belirli bir seviyede tutulmuş olur” dedi. Dr. Yanık Odabaş açıklamasına şöyle devam etti “Herhangi bir nedenle göz sıvısının emilimi bozulduğunda göz içi basıncında kontrolsüz yükselme ortaya çıkar. Bu nedenle yükselen göz iç basıncının, görme sinirini tahrip etmesiyle ortaya çıkan bu hastalığa bağlı olarak görme alanı giderek daralır ve kalıcı görme kaybı gelişir. Normal göz içi basıncı değeri 21 mm Hg’nin altındadır. Bu değerin üzerindeki göz içi basıncı seviyeleri glokom gelişimi için risk faktörü olsa da göz içi basıncının normal sınırlarda olduğu olgularda da glokom görülebilir”

Glokom Hastalığı Kimlerde Görülür, Kimler Risk Altındadır?

Toplumda 40 yaş üzerinde yaklaşık %2 sıklığında görülen bu hastalığın sıklığı yaş ile birlikte artmakta ve 60 yaş üzerinde %10 oranında görülmektedir diyen Dr. Özge Yanık Odabaş; “ancak bebeklik ve çocukluk döneminde de ortaya çıkabilen glokom alt türleri mevcuttur. Ailesinde glokom hastalığı bulunan bireylerde glokom sıklığı yaklaşık 6 kat daha fazladır. Aile öyküsü

varlığının yanı sıra, 40 yaş üstü kişilerde, miyoplarda, şeker hastalarında ve uzun süreli kortizon kullananlarda da glokom daha sık görülür” dedi.

Hastalığın sinsi bir yapısının olduğunu belirten Dr. Özge Yanık Odabaş “çoğunlukla ileri dönemlere kadar hiçbir belirti vermeden seyreder ve erken tanı ancak göz muayenesi ile sağlanabilir. Hastalık genellikle belirti vermese de, göz üzerinde ağrı ve kızarıklık ve ışığa baktığında mor renkli hareler görme gibi şikayetler bazı özel glokom alt tiplerinde görülebilir. Bu gibi durumlarda kişi vakit kaybetmeden bir göz doktoruna başvurmalıdır” dedi.

Peki Tedavisi Nasıldır?

Glokom tedavisindeki temel amaç göz tansiyonunu düşürerek göz sinirinde gelişen hasarı durdurmak ve buna bağlı gelişen görme kaybının ilerlemesini engellemektir şeklinde konuşan Dr. Özge Yanık Odabaş, “gelişmiş olan hasarın geriye dönük tedavisi mümkün değildir. Bu nedenle de günümüzde birçok hastalıkta olduğu gibi glokomda da erken tanı çok önemlidir. Mevcut tedavi seçenekleri, ilaç tedavisi, lazer tedavisi ve cerrahi tedavidir” dedi.

Uzm. Dr. Özge Yanık Odabaş son olarak; “Glokom hayat boyu devam eden bir hastalık olduğundan, tedavisinin de hayat boyu devam etmesi gerektiği unutulmamalıdır. Hastalığın yapısı gereği başlangıçta tam kontrol sağlayan tedaviler zamanla yetersiz hale gelebilir. Bu nedenle glokom tanısı konulduktan sonra düzenli kontroller çok değerlidir” dedi.

Etiketler:

EN SON HABERLER

© 2020 KEMER HABER Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Reklamı Gizle
Reklamı Gizle